+18 Sahnelerden Komik Efektlere: Şahmaran’ı İzleyenler Arasında En Çok Tartışma Yaratan Sahneler
Biliyorsunuz Netflix yapımı Şahmaran çıktığı günden beri gündemde.
Başrollerini Serenay Sarıkaya, Burak Deniz ve Mert Ramazan Demir’in paylaştığı diziyi sevenler kadar beğenmeyenler de çok. Alacakaranlık ile birebir aynı sahnelerden dalgalara konu olan efektlere, tez +18 sahnelerinden diziye hiçbir katkı sağlamayan oyunculara kadrajda unutulmuş gibi bir çok sahne konuşuldu.
Hadi gelin Şahmaran dizisinde seyircilerin en çok konuştuğu tartışmalı sahnelere bir göz atalım.
Uyarı: SPOİLER İÇERİR.
Netflix’in Şahmaran dizisinin 8 bölümlük dizisi yayınlandığı günden beri ekrandan düşmedi.
Başrollerini Serenay Sarıkaya, Burak Deniz ve Mert Ramazan Demir’in paylaştığı dizi,
Uzun zamandır büyük bir merakla beklendiği için büyük bir heyecan yarattı. Şahmaran’ı izleyenlerden ilk tepkiler kısa sürede geldi.
Sevdikleri kadar sevmeyenlerin de çok olduğu Şahmaran’da izleyicilerin en çok konuştuğu tartışmalı sahnelere hep birlikte bakalım.
1. Öncelikle Twilight serisinin birebir aynısı olan sahnelerden başlayalım.
Cullen’ların iyi bir parçası olan Maran’ın ailesinden,
Akıl okuyan kız kardeşi Diba’dan Alice Cullen’a inanılmaz benzerliğine kadar birçok sahne ve karakterin Alacakaranlık ilhamlarını içerdiğine dair çok fazla eleştiri vardı.
Şahmaran’da renkten kıyafete kadar bir dizi dönem olduğuna dair birçok belirti olsa da herkesin akıllı telefonunun olması pek çoğumuzun “Bu ne diyet, ne lahana turşusu” dedirtti.
3. Bir şekilde kabul ettiğimizi varsayalım. Peki ya Şahsu’nun Maran’a ulaşamayınca telesekretere mesaj bıraktığı sahne? Biz Türklerin telesekretere mesaj bıraktığımız nerde görüldü Allah aşkına…
4. Dizinin tüm sahnelerinin sadece üç oyuncu (Serenay Sarıkaya, Burak Deniz, Mert Ramazan Demir) etrafında dönüyor olması da epey tartışma yarattı.
Hatta dizide Mar çetesinin lideri Ural karakterine hayat veren Becerikli Günşiray bile bu duruma tepki gösterdi.
Gelelim 5. dalganın etkilerine…
Bu sahnedeki ısırma sesini elmayı ısırarak mı aldınız Allah aşkına?
Keşke dizinin bütçesinin neredeyse tamamını oyuncuları ikna etmeye harcamak yerine efektler biraz daha önemli olsa…
6. Kimisinin tuhaf kimisinin de gereksiz bulduğu sahneler izleyenleri de ikiye böldü.
Serenay Sarıkaya’nın orgazm sahnesinden,
Bir insan ve bir marın yani Şahsu ve Maran’ın bir arada olduğu o olağanüstü ana kadar pek çok tez sahnesi resmen diziye damgasını vurdu.
7. Gelelim akrabalık ilişkilerini zar zor çözebildiğimiz üç kız kardeşe. Duyguları okuyabilen Diba karakteri dışında kardeşler dizide herhangi bir olaya ve kıymetli sahneye sahip değildi.
Maran’ın Diba dışındaki kardeşleri dizide yer almasaydı dizide değişen bir şey olmayacaktı. Aksini düşünen varsa tartışalım.
8. Adana gibi bir yerde Şahsu’nun pamuklu iç çamaşırlarıyla göle girdiği o sahne… Bırakın Adana’yı, Türkiye’de rastgele bir tatil şehrinde bile tek başınıza denize giremezsiniz.
9. En az göl sahnesi kadar Şahsu’nun otelde yalnız kaldığı sahneler de “3020 Türkiye’deyiz, haberimiz yok mu?” diye sordu.
Ne yazık ki genç bir kadının tenha bir otelde kalması ve tek bir kişinin aşık olmaması son derece ütopik.
10. Son olarak dizide birden fazla sahnenin akıp gitmemesi… Diyalogların ortasında kopukluk, bazı karakterlerin kadrajda unutulmuş gibi alakasız görünmesi, senaryonun yavan olması ve hiçbir şeyin olmaması serinin 4. bölümüne geldiğimizde bile oluyor. unsurlardan biriydi.
Şahmaran seyircisinin en çok konuştuğu bu tartışmalı sahneler hakkında siz ne düşünüyorsunuz?